Bolu Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan ilk duruşmadaki savunmasında, kızı S.A.'ya dayak atmadığını belirterek, "Kızıma ben hiç dayak atmadım. Sadece dedesinden sigara içmeyi öğrenmişti. Sigara içmesin diye dudaklarında sigara söndürdüm. Olay günü 9 basamaklı merdivenden düştü. Bir defasında da dedesinin kendisine cinsel tacizde bulunduğunu söylemişti, bu olaya kızarak dövmüştüm" dedi. Mahkeme Başkanı Faruk Çinçin, "Küçük kızın hastane raporlarında; 25 gün iş göremez, vücudunda darp ve diş izleri bulunuyor şeklinde ibare var. Ayrıca Adli Tıp Kurumu'da, bu raporu doğruluyor. Bu rapora ne diyorsun?" sorusuna Ç.A., şu cevabı verdi: "Hakim bey benim çocuğum merdivenden düştü. Ben sadece birkaç defa dudağına sigara değirdim. Vücudunda bulunan diş izleri, 7 yaşındaki kardeşi İ.'ye ait. Ben asla kızımı ısırmadım. İki aydır cezaevindeyim ve mağdur durumdayım. Ben devletin kestiği parmağın acımayacağına inanıyorum."
AKLİ DENGESİ YERİNDE
Mahkeme Başkanı, sanığa "İlk duruşmada psikolojik sorunlarım var ve akli dengem yerinde değil demişsin. Yapılan muayenende akli dengenin yerinde olduğu anlaşıldı. Bu konuda ne diyeceksin?" diye sordu. Sanık Ç.A.; "Olay öncesine kadar İzzet Baysal Devlet Hastanesi Psikiyatri servisinde tedavi gördüm. Gerekirse hastaneye sorulabilir. Cezaevinde sık sık depresyona giriyorum, bu nedenle tahliyemi istiyorum" dedi.
3.5 YAŞINDAKİ S.A.'NIN İFADESİ
Mahkeme Başkanı Çinçin, dayak yedikten sonra İzzet Baysal Devlet Hastanesi Beyin Cerrahi Servisi'nde tedavi altına alınan 3.5 yaşındaki S.A.'nın savcı ve psikolog nezaretinde alınan ilk ifadesini sanığa okuyarak, iddialar hakkındaki düşüncelerini sordu. 3.5 yaşındaki S.A'nın ilk ifadesinin babaannesinin gözetiminde alındığı belirtilen raporda şu ifadeler yer aldı: "Annem olay günü benim başıma ve ayaklarıma sopa ile vurdu. Annem sık sık dudaklarımda sigara söndürüyordu. Bıçakla bir defasında ayaklarıma çizik attı ve ayağıma iğne batırdı. Annem beni özellikle babam evde yokken dövüyordu. Bir defasında annemin elinden beni babam kurtardı. Dedem bana kötü şeyler yapmadı."
EŞİM DAYAK ATMADI
Mahkemede dinlenen Ç.A.'ın eşi A.A. ise eşinin kızını dövmediğini iddia ederek, şöyle konuştu: "Olay günü eşim beni telefonla arayarak, S.A.'nın merdivenden düştüğünü söyledi. Kızımı hemen hastaneye götürdük. Sonra polis tarafından gözaltına alındık. Ben eşimin çocuğu döverken hiç görmedim. Ayrıca olay günü bana kızım kendisini annesinin dövmediğini merdivenden düştüğünü söyledi. Eşimden şikayetçi değilim." A.A.'ın bu ifadeleri üzerine Mahkeme Başkanı Faruk Çinçin, "Olay günü polisin hastaneden aldığı raporlara göre kızın hastaneye baygın gelmiş ve ilk anda bilinci kapalıymış. Kızın bu durumda sana nasıl merdivenden düştüğünü söyledi? İfaden çelişkilerle dolu" dedi. Mahkemeye müdahil olarak katılan Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü avukatı ise annenin, dayak ve işkence iddiaları nedeniyle cezalandırılmasını istedi. Bu ifadeler sonrasında mahkeme başkanı, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
BASINA GÖRÜNTÜ YASAĞI
Mahkeme Başkanı, duruşmayı izleyen basın mensuplarının adlarını tek tek mahkeme tutanağına geçirerek, mahkeme salonunda görüntü yasağı koyduğunun kayıtlara geçilmesini istedi. Bu karar üzerine basın mensupları sadece sanığın salona getiriliş ve salondan cezaevinde götürülüş anını görüntüleyebildi.
BASIN MENSUPLARINA SALDIRI
Duruşma sonrası basın mensupları bir şahit ve sanık yakınlarının saldırısına uğradı. Polis yaşanan arbedeyi güçlükle önledi. Duruşma sonrasında jandarma tarafından adliyeye götürülen Ç.A. da basın mensuplarına sözlü saldırıda bulundu. Ç.A. hakkında dava açılan TCK'nın 452-2 ve 457'nci maddelerinin "Müessir Fiil suçlamalarında mağdurun 20 günden fazla iş göremez raporu olması durumunda uygulandığı ve bu maddeler kapsamında açılan davalarda sanık hakkında 2 ila 5 yıl arasında hapis cezası istendiği" öğrenildi.