Bayram sabahı büyük bir coşkuyla uyandık. Beşkavaklar Mahallesi camisine oğullarımla birlikte geldiğimde, cami neredeyse dolmuştu. Coşkulu bir şekilde kılınan Bayram Namazının akabinde, camide yapılan bayramlaşma aynı şekilde coşkuluydu. Bir mahalle halkının samimiyet dışında bütün duygularından arınmış şekilde, çocuğundan yaşlısına bir ibadet coşkusu içerisinde birbirine sarılarak bayramlaşması ne güzel şey yarabbi! Bir an kendimi Yahya Kemal’in dizelerinde ölümsüzleşen Süleymaniye’deki bayram sabahları kadar huşu içinde hissettim.
Cami imamı, çok samimi ve içten şekilde Sayın Valinin o gün öğleden sonra yapılacak bayramlaşmaya tüm halkımızı davet ettiğini bildirdi. Öyle ya, şehrin en büyük mülki amiri madem böyle güzel bir amaçla bizi davet ediyordu, icabet etmek de bize düşerdi. Bayramın birinci günü, resmi bayramlaşma tabir edilen bayramlaşmaya bir sade vatandaş olarak katıldım.
Hemen hemen şehrin tüm atanmış bürokratları ve seçilmiş siyasileri ile meslek ve oda temsilcilerinin ve özellikle de, siyasi parti mensuplarının tamamı oradaydı. Bayram münasebetiyle de olsa şehrin tüm yetkililerini ve ileri gelenlerini birarada görmek güzeldi. Tek eksik, halktı. Maalesef halk bu davete icabet etmemiş, edememişti. Gönül, Sayın Vali tarafından bizzat davet edilen Bolu halkının en azından bir bölümünün orada olmasını ve devlet ve millet kaynaşmasının gerçek anlamıyla gerçekleşmesini arzu ederdi. Fakat bu sefer zannediyorum kusur bizlerdeydi. Yani davete icabet etmeyen Bolu halkında.
Davetin sahibi başta Sayın Bolu Valisi olmak üzere, milletvekilleri, Belediye Başkanı ve diğer ilgililer, bayramlaşmaya gelen bizleri çok sıcak ve samimi şekilde bir ev sahibi misafirperverliği ve titizliğiyle ağırladılar. Kendilerine teşekkür ediyorum. Milletimizin her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacı olduğu bir anda, böyle bir kaynaşmaya ve bayramlaşmaya ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Dileğim odur ki; gelecek bayramlar, halkın daha geniş katılımıyla yapılır. Bu konuda görev, biz Bolu halkına düşüyor.
Önümüzdeki günlerde, özellikle Bolu olarak çok fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olacağını düşünüyorum. Ülkemizi son 15 günde etkisi altına alan ‘Kuş Gribi’, şükür ki, henüz ilimiz sınırlarında görülmedi. Ülkemiz, beyaz et üretiminin önemli bir bölümünü sağlayan, ilimiz açısından bu hastalığın bir takım sıkıntılara yol açacağı muhakkak. Fakat ciddi tedbirlerle ve elbirliğiyle bu meselenin aşılacağı da, bir gerçek. Çözümün, alınacak ciddi önlemlerin yanında, şehri idare eden atanmışların ve seçilmişlerin arasındaki ciddi birlik-beraberlik ve uyumlu çalışmadan geçtiği de bir gerçektir.
Bayram sıcaklığının ve beraberliğinin önümüzdeki günlerde de sürmesi ve ülkemizin bir an önce hak ettiği aydınlık ve ak günlere ulaşması dileğiyle, her-kesin geçmiş bayramını kutlarım.
Saygılarımla.
16.01.2006
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.