Gelecekte, çok değişik anlamlarla insanların kafasını karıştıracak söylemlere neden olacak konuşmanın bir parçası, yazılı ve görsel basınımız tarafından ortaya seriliverdi. Başbakanımız Sn. Tayyip Erdoğanın Bushla yaptığı görüşmede, Sn. Bush, siz Teksaslısınız, ben de Kasımpaşalıyım sözü gündeme oturdu. TV ekranlarında röportajlar başladı.
Kasımpaşalılara soruluyor: Kasımpaşalıyım demek sizce ne anlama geliyor? (Atv) verilen cevaplar hemen herkesin dilinde.
Kasımpaşalı olanların havalanıp böbürlendiği, horozlanıp kabardığı, olmayanların da bizim özelliğimiz ne acaba diyerek elini çenesine koyup düşündüren cinsten. Kasımpaşalılık, delikanlılıktır. Verdiği sözün arkasında durmaktır. Doğru sözlü, dürüst olmaktır. Siz Teksastan gelen Amerikan Başkanıysanız, ben de Kasımpaşadan gelen Başbakanım diyerek delikanlı duruşundan taviz vermemiştir anlamında yanıtlar alınıyordu. Türküm, Ne Mutlu ki Türkiyeliyim sözcüklerinin arasına şimdi bir de, Kasımpaşalıyım sözcüğü girecek. Peki, İstanbulun diğer semtlerinde büyüyenler, Rizede, Samsunda, Karsta, Antep, Maraşta, İzmir, İzmit, Bolu, Antalya, Bursa ve de Türkiyenin diğer bölgelerinde doğup büyümüş nüfus kütüğüne kayıtlı olanlarda delikanlılık, sözüne güvenirlilik, doğru sözlülük, kadir kıymet bilirlik yok mu? Bu insanlar verdikleri sözden cayan, dostluklarına güvenilmeyen davranışlarıyla mı anılıyor toplumda?
Dedi mi demedi mi? Yanlarında olup duymadığımızdan bir iddiada bulunmak anlamsız diye düşünüyorum. Ben, insanların kalitelerine ait değerlendirmenin, yetiştikleri bölgeye göre etiketleneceğinin anlaşılmasına meydan verilmesini anlamıyorum. Ve de toplumu aydınlatma, bilgilendirme gibi çok önemli bir işlevi yerine getirdiğine inandığım ciddi kurumların, bölgeler arasındaki birlik-beraberlik dayanışmanın üstün meziyetlere dayandırılıp sulandırılacağını düşünüyorum.
Türk kimliği taşıyan ve inancımıza göre iyi ahlakı, birlikte olmayı, kutsal değerler için bilerek ölüme gitmeyi, doğru olmayı gerektiren vasıfları bir bölgeye maletmek, aynı vatanı paylaşan insanları rencide etmez mi diye düşünüyorum.
Dedi demedi. Pek mi önemliydi satır arasından çıkarıp bölge insanlarıyla röportaj yapmak. Delikanlılık, doğru sözlülük, iyi ahlaklılık kişi ve semtlere özgü değil, herkesin davranış özelliğidir. Böyle de olmalıdır.
Başbakanımızın yabancılar arasındaki duruşu elbette ki bizleri onurlandırıyor, ulusça gurur duyuyoruz. Ama bu duruşun kazanımını belli semtlere bağlamak, insanlarımızı birbirine göre üstünlük yarışına sokar diye de üzülüyorum.
19.11.2007