“Eğitim sistemini yap-boz tahtasına çevirdi”

Bolu Eğitim Sen Yürütme Kurulu Adına Şube Başkanı Zehra Kulalı Gezici, 2017-2018 eğitim-öğretimin başlamasıyla basın açıklaması yaptı. Gezici; “Yeni eğitim öğretim yılı ağır tehdit ve saldırılarla başladı” dedi.

Haber: Erdal Tanrıverdi

2017-2018 Eğitim-Öğretimin başlaması ile ilgili yaptığı açıklama da Bolu Eğitim Sen Yürütme Kurulu Adına Şube Başkanı Zehra Kulalı Gezici; “ 2017-2018 eğitim öğretim yılı, başta öğrencilerimiz, öğretmenler, eğitim emekçileri ve veliler olmak üzere, ağır sorunlar ve saldırıların gölgesinde, her zamankinden daha zor koşullarda açılmaktadır. 18 Eylül 2017 tarihi, 18 milyon öğrenci, 900 bini aşkın eğitim emekçisi açısından sadece okulların açılmasını ifade etmemektedir. Bugün, toplumun tamamını ilgilendiren eğitim alanına yönelik çok yönlü saldırı ve tehditlerin yaşandığı, laik bilimsel eğitim anlayışına açıkça meydan okunduğu yeni dönemin ilk günüdür. Kamuda ve eğitimde siyasi ve idari kararlarla hayata geçirilen hukuksuz ihraçlar, açığa almalar, sendikal faaliyetler nedeniyle yaşanan sürgünler, bilime meydan okuyan yeni müfredat öğrenciler yarış atı gibi sınavdan sınava koşturması, öğretmenlerin mülakat sınavı ile sözleşmeli istihdam edilerek güvencesiz çalışmaya mahkum edilmesi vb sorunlar eğitimin zaten sorunlu olan eğitimin niteliğinin daha da kötüleşmesine neden olmaktadır. MEB, yıllardır yaptığı değişikliklerle eğitim sistemini yap-boz tahtasına çevirmiş, son olarak yeni müfredat ve TEOG üzerinden yürütülen tartışmalarda görüldüğü gibi, öğrenci ve velilerin kafasını karıştırmak dışında eğitimde somut ve çözüme dayalı politikalar geliştirmek yerine, eğitimde yaşanan kaosu derinleştirecek adımlar atılmaktadır” dedi.

“LAİK BİLİMSEL EĞİTİM DÜŞMANI YENİ MÜFREDAT”

Yeni müfredatın laik bilimsel eğitim düşmanı olduğunu söyleyen Gezici; “ Laik bilimsel eğitim düşmanı yeni müfredata karşı yürüttüğümüz mücadeleden rahatsızlık duyanlar, okulların açılmasına sayılı günler kala aldıkları hukuk dışı sürgün kararlarıyla haklı mücadelemizi zayıflatarak, bilim düşmanı eğitim politikalarını daha rahat hayata geçirmeyi hedeflemişlerdir. MEB ilkokul ve ortaokul düzeyinde 17, lise düzeyinde 24, İHL’lerde 10 olmak üzere toplam 51 ayrı müfredat programı tamamen yenilemiştir. Yeni müfredatın daha önce 1., 5. Ve 9. Sınıflardan itibaren uygulanacağı belirtilmiş, ancak daha sonra bütün sınıflarda uygulanacağı açıklanmıştır. Yeni müfredat öğretim programları ve ders kitaplarında doğrudan bilim, felsefe, tarih ve sanat dersleri hedef alınarak “ideolojik ayıklama” yapılmış, başta Fen bilimleri olmak üzere bilim derslerinde ünite ve kazanım sayıları azaltılmış, tarih dersleri olmak üzere, pek çok ders iktidarın dünya görüşüne paralel şekilde düzenlenmiştir.İktidarın siyasi-ideolojik hedeflerine göre hazırlanan, bilimsel inceleme ve değerlendirme olmaksızın, pilot uygulama bile yapılmadan hayata geçirilen yeni müfredatın çocuklarımıza verebileceği hiçbir şey yoktur” diye söyledi.

ÖĞRENCİLERİMİZ SINAV CENDERESİNDEN KURTARILMALIDIR

Açıklamasının devamında Gezici; “ İlköğretimden başlayarak üniversiteye kadar, sürekli olarak yapılan sınavlara endekslenmiş bir eğitim sisteminin nitelikli olması nasıl mümkün değildir. Eğitim sistemimiz çocuklarımızı ve gençlerimizi eğitmemekte, sadece yapılacak olan sınavlara hazırlamaktadır. Tamamen sınavlara endeksli bir eğitim sisteminde TEOG’u kaldırılıp, yerine başka bir sınav getirmeye çalışmak, iktidarın eğitimdeki başarısızlığının kanıtıdır. İlköğretimden itibaren üniversiteye kadar yapılan sınavlarda çocuklarımız ve gençlerimiz resmen yarıştırılmakta, birbirleriyle rekabet etmeleri istenmektedir. Kapitalizmin dayattığı “piyasacı eğitim” anlayışının tipik bir örneği olan bu anlayış derhal terk edilmeli, öğrencileri birbiri ile rekabet eden değil, onları geliştiren, çok yönlü bilgi ve beceri kazandırıcı, nitelikli bir eğitim anlayışı benimsenmelidir. Sınavlar yoluyla yapılan eleme ve yönlendirmeler, zaten eşit olmayan bir eğitim sistemi içinde yeni eşitsizlikler ve adaletsizlikler yaratmaktadır. TEOG’un kaldırılarak yerine başka bir sınavın gelmesi eğitimde yaşanan kaosu derinleştirmekten başka bir sonuç vermeyecektir. Öncelikli olarak yapılması gereken, sınavların adını değiştirerek toplumu kandırmak değil, öğrencilerimizi sınav cenderesinden kurtarmak olmalıdır” dedi.

EĞİTİMDE DİNSELLEŞME VE TİCARİLEŞME ARTARAK SÜRMEKTEDİR

Eğitim de ticarileşme ve dinselleşmenin artarak sürdüğünü belirten Gezici; “ Eğitim politikalarının belirlenmesi, oluşturulması ve uygulanması sürecinde Diyanetin, dini vakıf ve cemaatlerin belirleyiciliği ve etkinliği son yıllarda belirgin bir şekilde artmıştır. Yaşananlardan gerekli dersler alınmamış olacak ki, devlet içinde dini cemaatler merkezli yeni oluşumlara zemin hazırlanmaktadır. MEB’in merkezi olarak Diyanet İşleri Başkanlığı, yerellerde ise İl müftülükleri başta olmak üzere, büyük çoğunluğu dini cemaatlerin uzantısı olan kimi vakıf ve derneklerle çeşitli konu başlıkları altında imzalanan işbirliği protokolleriyle eğitim sistemi tarihte hiç olmadığı kadar büyük bir kuşatma ile karşı karşıya bırakılmıştır. Türkiye’de eğitim sistemi, iktidarın siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda, çeşitli cemaat ve tarikatlarla işbirliği halinde biçimlendirilmektedir. Eğitimde 4+4+4 düzenlemesiyle daha da belirginleşen bu süreç, eğitim biliminin en temel ilkelerine, laik-bilimsel eğitim anlayışına meydan okurcasına hayata geçirilirken, eğitimde hızla artan dinselleşme uygulamaları eğitim sistemini büyük bir çöküşün eşiğine getirmiş durumdadır. Türkiye’de okulların fiziki donanım ve altyapı sorunları sürerken fiziki altyapı sorunları en az olan, teknik olarak en donanımlı okulların imam hatibe dönüştürülmesi, siyasi iktidarın kamu okulları arasında siyasi tercihleri üzerinden resmen ayrımcılık yaptığını göstermiştir. AKP hükümetinin imam hatip aşkını yıllar içinde imam hatip ortaokulları ve liselerinin sayısındaki hızlı artışta görmek mümkündür.4+4+4 öncesinde imam hatip ortaokullarında okuyan toplam öğrenci sayısı 94 bin 467 iken, 2016/’17 eğitim öğretim yılı sonu itibariyle 7 kat artarak 651 bin 954 olmuştur. Açık öğretim imam hatip lisesinde okuyan 138 bin 802 öğrenciyle birlikte, İmam Hatip Liselerinde okuyan öğrenci sayısı 784 bin 120’dir. Türkiye’de imam hatip okullarında okuyan toplam öğrenci sayısı Milli Eğitim Bakanlığı’nın üstün gayretleri ve devletin bütün imkânlarını seferber etmesi sonucunda 1 milyon 436 bin 74’e çıkmıştır. İhtiyacın çok üzerinde imam hatip okulu açılması ne eğitimin niteliğini yükseltmiş, ne de öğrencilerin başarısını arttırmıştır. MEB’in enerjisinin büyük bölümünü eğitimin dinselleşmesine ayırması nedeniyle Türkiye, OECD ülkeleri içinde eğitimin niteliğinde son sıralardadır. Eğitimde yaşanan dinselleşmeye paralel olarak, özellikle 4+4+4 sonrasında ticarileşme uygulamaları katlanarak artmış, kısa süre içinde özel okulların resmi okullara oranı yüzde 20’lere dayanmıştır. Eğitimde 4+4+4 sonrasında devlete ait ilkokul sayısı yaklaşık 4 bin, devlet okullarına giden öğrenci sayısı ilkokulda 668 bin, ortaokulda 336 bin azalmıştır. Sadece son bir yıl içinde 1.177 gibi rekor sayıda yeni özel okul açılmış ve MEB’in bu durumu “övünç kaynağı” olarak görmesi, kamusal eğitimin iktidar eliyle nasıl tasfiye edildiğini açıkça göstermektedir. Zorunlu-seçmeli din dersleri, aşırı kalabalık sınıflar, öğretmen yetersizliği, fiziki koşullar gibi pek çok neden birçok velinin özel okullara yönelmesini beraberinde getirmiş, devlet okullarında eğitim bizzat MEB eliyle çökertilme noktasına getirilmiştir. AKP iktidarında eğitimde yaşanan dinselleştirme uygulamalarının da doğrudan etkisiyle özel okul sayısı 10 kat, özel okula giden öğrenci sayısının 12 kat artmış olması tesadüf değildir. Zorunlu-seçmeli din dersleri, aşırı kalabalık sınıflar, öğretmen yetersizliği, fiziki koşullar gibi pek çok neden velilerin ekonomik koşullarını zorlayarak özel okullara yönelmesini beraberinde getirmiştir” şeklinde belirtti.

EĞİTİM HAKKI VE EĞİTİME ERİŞİMDE SORUNLAR SÜRÜYOR

Eğitime erişimde de sorunların devam ettiğini söyleyen; “ Türkiye’de eğitim sistemi uzun süredir ciddi anlamda alarm verirken, eğitimin temel sorunlarına yönelik çözümsüzlük politikaları ısrarla sürdürülmektedir. Eğitimde önde gelen sorunların çözülememesinin temelinde, eğitimin herkesin eşit koşularda yararlanması gereken temel bir insan hakkı olarak görülmemesi gelmektedir. Çocukların eğitim hakkından eşit koşullarda yararlanması için hiçbir somut adım atılmazken, çocuk yaşta evlenmeyi özendiren düzenlemeler, çocuk işçiler sorununun sürmesi, okullarda, cemaat yurtlarında ve kurslarda çocuklara yönelik cinsel istismar ve şiddet vakalarının artışını eğitim sisteminde yaşanan sorunlardan ayrı değerlendirmek mümkün değildir. Yoksul, emekçi ailelerin çocukları başta olmak üzere, kız çocukları, kırsal kesimde yaşayan çocuklar; eğitim hakkından eşit koşullarda ve parasız olarak yararlanamamaktadır. Bölgesel, cinsel, sınıfsal vb. eşitsizlikler, anadilinde eğitim gibi en temel sorunlar iktidarın çözmek bir yana daha da derinleştirdiği temel sorunlar olarak eğitim sisteminin öncelikli gündem maddesi olmayı sürdürmektedir. Eğitim biliminin temel ilkelerinden birisi olan anadilinde eğitim hakkının yıllardır bilinçli olarak resmi dil ile karşı karşıya getirerek baskılanması ve yasakçı bir tutumla reddedilmesinin acısını tek kelime Türkçe bilmeden okula başlayan çocuklarımız ve öğretmenleri çekmektedir. Okula yeni başlayan çocuklar açısından ekmek gibi, su gibi zorunlu ve temel bir ihtiyaç olan anadilinde eğitim sorununun kalıcı olarak çözülmesi hem anadili Türkçe olmayan çocuklarımızı hem de eğitim sistemini rahatlatacaktır. Yapılması gereken bilime ve insanlığın gelişimine açıkça meydan okumak anlamına gelen anadilinde eğitim yasağının kaldırılması ve herkesin eşit koşullarda eğitim alması için gerekli somut adımların hayata geçirilmesidir” şeklinde ifade etti.

“LAİK, BİLİMSEL VE DEMOKRATİK EĞİTİM İÇİN BİRLİKTE MÜCADELE EDELİM!”

Son olarak Gezici; “Eğitim sisteminde yıllardır yaşanan ve katlanarak artan sorunlar, MEB’in eğitimin yapısal sorunlarına yönelik somut ve çözüme dayalı politikalar geliştirmek gibi bir amacının olmadığını açıkça göstermektedir. Okullarda yaşanan yoğun dinselleşme ve eğitimi ticarileştirme uygulamaları okullarımızı eğitim yuvası olmaktan uzaklaştırmaktadır. Her geçen gün daha fazla piyasa ilişkileri içine çekilen, okulöncesinden üniversiteye kadar bilimin değil, dini inanç sömürüsünün referans alındığı bir eğitim sisteminin çocuklarımıza, öğrencilerimize verebileceği hiçbir şey yoktur. Eğitim Sen olarak ülkenin ve çocuklarının geleceğinden endişen eden herkesi kamusal, bilimsel, demokratik, laik ve anadilinde eğitim hakkı için birlikte mücadeleye çağırıyor, iktidarın eğitim alanındaki dayatmalarına boyun eğmeyeceğimizin bilinmesini istiyoruz” şeklinde söyledi.

19 Eyl 2017 - 14:29 - Güncel


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.


REALTY WORLD'DEN ÖRENCİKTE SATILIK YATIRIM FIRSATI

REALTY WORLD EMLAK DÜNYASININ GÜVENİLİR MARKASI ÖRENCİKTE YOL KENARI 2 KAT İMARLI 30 METRE YOLA CEPHELİ ELEKTRİK-SU-YOL-TÜM ALTYAPI HAZIR YERLEŞİK ALA...

REALTY WORLD ILYAS ÖZÇELİK GAYRİMENKUL

KASAPLAR'DASATILIK 4 KAT İMARLI ARSA.DEĞERLİ YATIRIM

REALTY WORLD EMLAK DÜNYASININ GÜVENİLİR MARKASI KASAPLAR BÖLGESİNDE 4 KAT İMARLI VİLLA İÇİN UYGUN ÇOK KULLANIŞLI 409 METREKARE KUPON ARSA DETAYL...

REALTY WORLD ILYAS ÖZÇELİK GAYRİMENKUL

RW DEN KİRALIK DAİRE

REALTY WORLD EMLAK DÜNYASININ GÜVENİLİR MARKASI * BHAÇELİ EVLER MAHHALLESİN'DE * MERKEZİ KONUMDA *EN İŞLEK CADDEYE 5 DK. MESAFEDE * 3 ADET BALKON, MUT...

0(374) 222 14 14 REALTY WORLD ILYAS ÖZÇELİK GAYRİMENKUL

Yolu Var. TURİZM Bölgesinde Yatırım Fırsatı. Realty World'ten

Emlak Dünyasının Güvenilir Markası Realty World İlyas Özçelik Gayrimenkul'den Kındıra'da Kış turizminin önde gelen kayak merkezlerinden Kartalkaya yol...

0(374) 222 14 14 REALTY WORLD ILYAS ÖZÇELİK GAYRİMENKUL

BOLU'nun en iyi sitesinde daire sahibi olun! Realty World'ten.

Dairelerimiz anahtar teslimdir. Kombisi ve ankastresi takılı. Cam balkonu kapalıdır. Temizliği yapılıp teslim edilecektir. Dairelerimizde Ebeveyn BANY...

0(374) 222 14 14 REALTY WORLD ILYAS ÖZÇELİK GAYRİMENKUL

ALPAĞUT MAH. 3 KATLI BİNA 3 CEPHELİ SATILIK 3+1 DAİRE

REALTY WORLD EMLAK DÜNYASININ GÜVENİLİR MARKASI * HUZURLU VE GÜVENLİ BÖLGEDE ; ALPAĞUT MAHALLESİNDE , * ETRAFINDA MÜSTAKİL EVLER ; 3 KATLI BİNA MÜSTAK...

0(374) 222 14 14 REALTY WORLD ILYAS ÖZÇELİK GAYRİMENKUL

MERKEZ DURAKLI YANINDA GENİŞ 3+1 VE KİLER ODASI

AKTAŞ MAH.'DE BATI & KUZEY CEPHE 155 M² BRÜT 140 M² NET 3+1 KİLER ODASI BALKONLU MERKEZ DURAKLARINA YAKIN KİLERLİ KULLANIŞLI MERKEZİ KONUMDA Okul,...

0(374) 222 14 14

GEREDE KABİLLERDE SATILIK 2 katlı Bahçeli Müstakil Ev

REALTY WORLD EMLAK DÜNYASININ GÜVENİLİR MARKASI​ * GEREDE / KABİLLER MAHALLESİ * DOĞU / GÜNEY/ BATI CEPHE *334 +90 M² ARSA PAYLI * GENİŞ BALKON * 2 KA...

0(374) 222 14 14 REALTY WORLD ILYAS ÖZÇELİK GAYRİMENKUL

BORAZANLARDA TERASLI DUBLEKS 3+1

BORAZANLAR MAHALLESİNDE 50.YIL ORTAOKULUNA YAKIN KONUMDA EBEVEYN BANYO TERASLI 3+1 120M2 GÜNEY DOĞU CEPHE ASANSÖR BULUNMAMAKTADIR ZEMİN KAT ÜSTÜ 3 KAT...

0(374) 222 14 14 REALTY WORLD ILYAS ÖZÇELİK GAYRİMENKUL

İşinizi Zirveye Taşıyın: Belediye Meydanın'da Modern Ofis

REALTY WORLD EMLAK DÜNYASININ GÜVENİLİR MARKASI YENİ BELEDİYE DÜKKANLARINDA MİGROS'UN VE KÖFTECİ YUSUF UN ÜSTÜ 5.KAT BÜTÜN BELEDİYE MEYDANINA HAKİM KÜ...

0(374) 222 14 14 REALTY WORLD ILYAS ÖZÇELİK GAYRİMENKUL