Gazetemiz Olay Gündem, 17’nci kuruluş yıldönümü Köroğlu Otel’de mütevazı; ama okadarda anlamlı bir törenle kutlandı. Esasında Gündem gazetesi’nin Bolu’da 30 yıla aşkın bir geçmişi var; fakat Olay Gündem gazetesi ile birleşince, bu gazetesi’nin kuruluşu baz alınarak kutlanması uygun görülmüş…
Genelde gazeteler böylesi yaş günlerini görkemli bir şekilde, bir güç gösterisi olarak kutlarlar; ama bizim patronlar böylesi dar çerçevede, biz bize kutlamayı tercih etmişler. Gerçi Hüseyin Bey “ hiçbir masariften kaçınmadık” derken, gazete kendi aile içersinde de olsa, kutlamaya verdikleri önemi anlatmaya çalışıyordu. Gerçekten, ikram ve sunum dahil her şey dörtdörtlüktü.
Valimiz Aydın Baruş’un il dışında olması nedeniyle katılamasa da, Vali Yardımcısı Mustafa Kemal Keskin gecenin şeref misafiri idi.
Geceye iştirak eden gazetemizin köşe yazarları, gazetenin yükünü çeken mutfağında çalışan haber merkezi, baskı ve dağıtım işinde çalışan arkadaşlar hep birlikte olmaktan çok mutlu idiler.
Yıllardır misafirlerini hep ayakta karşılarken gördüğümüz Valilik basın ve halkla ilişkiler Müdürü Nurhan Yılmaz’ı protokolde otururken görünce, “ilk etapta sizi tanıyamadım” dediğimde “ aşk olsun, nasıl tanımazsın” diye sitem etti.
Hiç şüphesiz gecenin yıldızı gazetemizin patronlarından Erhan Beykoz’du. Zarif eşleri Dr. Özlem Hanım ile beraber misafirleri karşılayıp yer gösterdiler.
Şüphesiz gecenin en büyük sürprizi, gazetemizin köşe yazarlarının isimlerininyazıldığı teşekkür plaketi ve yine isimlerinin yazıldığı kalem hediye edilmesi idi.
Ve yine sahnede elinde mikrofon Beykoz vardı. Plaketleri vermek için sahneye davet ettiği her arkadaş için konumu belirtip, oldukça övücü cümleler kurdu. Anlaşılan dersine iyi çalışmış. Tabii ki bizim için ne söyleyecek diye beklerken, zihnim yıllar önceye gitti.
Zannediyorum, 2001 yılında Bolu’nun sesi Gazetesinin mutfağında çalışan Nihal tuzcu Hanım, gazeteden ayrılırken yazdığı veda yazısında, her bir arkadaşımız için hususiyetlerini belirterek düşüncelerini yazmış. “Acaba benimle ilgili ne yazmış” diye merakla okuduğumda “sizden ve sizin yazılarınızdan çok şey öğrendim” diye yazmasını çok anlamlı bulmuştum. emek çekilerek yazılan bu yazıların amacına ulaşması bizi ziyadesiyle memnun etmişti.
Tabii ki Erhan Bey bizim için böyle övücü söz söylemedi; hatta diğer arkadaşlar gibi övmekte zorlansa da, duruşuyla, tavırları ile Cevat abi’yi çok seviyoruz demekten kendini alamadı.
Gerçekten, Erhan Beylefikirlerimiz uyuşmasa da, yıllara dayanan bir dostluğuz var. Her ikimiz de aynı manzaraya baksak ta, farklı şeyler görüyoruz. Benim gördüklerimi o görmüyor,onun gördüklerini ben görmüyorum. Bu durumda aramızda tatlı bir niza oluşsa da netice de işi tatlıya bağlıyoruz.
Esasında farklı düşünmeyi normal karşılamak lazım. Zaten herkes aynı düşünse ortadadüşünce diye bir şey kalmaz. “Hakikat ışığı fikirlerin çarpışmasından çıkar” denilmiştir. Hakaret olmadığı müddetçe fikirlerin çarpışmasından korkmamak lazım. Herkesin bizim gibi düşünme mecburiyeti yoktur; ama her zaman benim farklıdüşünme hakkım vardır. Ve bu hakkımı her zaman her yerde açıkça dile getiriyorum.
Bu hakkımı dile getirirken tenkitler almıyor değilim. Yıllar önce, Bolu’da hakimlik yapan, emekli olduktan sonra bu gün Vatan Partisinde siyaset yapan bir okuyucum bana gönderdiği e-mail de “gemiler batmasın diye fırtınalı havalarda safra yerleştirirler ya, gazetelertarafsızlığını kanıtlamak için her görüşten kişilere olanak tanınır, işte siz onun için varsınız osütünler de” demişti. Biz bu tür tenkitlerden gocunmadık, bilakis geminin batmamasını sağlayan safra gibi, gazetenin batmamasını sağlamada bir nebze olsun katkımız oluyorsa bundan mutlu oluruz.
Tabii ki tenkitler kadar övgüler almıyor değiliz. Geçenlerde bir okuyucum ilginç bir tespitte bulunarak “Bulu Gündem gazetesinde böyle sağduyulu bir yazısının yayınlanması çok şaşırtıcı” diye mesaj göndermiş. Esasında şaşmamak lazım. Çünkü Olay Gündem gazetesi her fikre, her düşünceye açıktır ve Köşe yazarı arkadaşlara her han ki bir müdahaledebulunulmaktadır. Tabii ki hakaret olmadığı müddetçe…
Biz her zaman eleştiriye açığız; eleştiriyi makul karşılıyoruz. Çünkü eleştiri de birihtiyaçtır. Eleştiriye açık olmayan bir düşüncenin alternatifsizlik zaafına yol açacağını düşünüyoruz. Eleştiri Evet; ama hakaret etmenin, bazı yaftalar takmanın doğru bir davranış olmadığını kabul etmemiz lazım. Zaten taşıdığı düşüncenin doğru olduğuna inanan bir insan,hakaret etmeden, kendi doğrularını veciz bir şekilde ifade ederek muhatabını iknaetmeye çalışır.
Biz gazetemizin kuruluş kutlamasından notlar yazalım derken konu biraz dağıldı. İyi oldu… Bir nebze de olsa okuyucularımla hasbıhal etmiş olduk.
Cevat Özsoy bu minvalde yazmaya devam edecektir.
Daha nice yılar beraber olmak dileği ile…
NOT:
Bolu Kermesi açıldı... Bu konudaki yazıyı okuma için tıklayınız...
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.