Artan dünya nüfusunu beslemek, açlığa çözüm aramak için gıda üretimini artırmak, kaçınılmaz bir öneme sahiptir. Bu amansız yarışta , gelenekselleşmiş bitki ıslah teknikleriyle ürün verimini çoğaltmak çok gerilerde seyretmektedir.Yeni bir ekonomik çeşidin bulunması ise yıllarca sürebilmektedir. Öteyandan “Genetiği Değiştirilmiş Organizma “ (GDO) bitki teknolojileri kullanılarak ,hızlıca yeni bitki çeşitleri elde edilmekte, ancak bunların benimsenmesi hayli tartışmalara yol açmaktadır.ABD eski başkanı Bush; GDO teknolojisinin dünyanın açlık sorununa çözüm olacağını savun- muştur.Örneğin GDO’lu mısırda ; bir bakteriden alınan genin laboratuar ortamında insan eliyle naklinden oluşan verimli bir çeşit elde olunmuştur. GDO’ lar allerjen maddelerin azaltılması ,yiyeceklerin besin içeriğini zenginleştirilmesi, meyvelerin depolanma ve raf ömürlerinin uzatılması v.s. yararlar sağlayabilmektedir.
Ancak ,bir çok GDO’ lu tohumun hasat sonrası tekrar kullanılmadığı belirtilmektedir.Bazı büyük firmalar ,tekrar yeniden tohum alınmak istendiğinde üreticilerden patent sahibi firmaya ücret ödenmesini zorunlu hale dönüştürmüşlerdir. Hem AB ülkeleri ve hem ülkemizde GDO ‘lu ürünlere karşı kesinlikle olumsuz bir bakış açısı bulunmaktadır .Genetik Mühendisliğinin hızını kesmeyen araştırma çalışmaları, özellikle son 4-5 yılda yeni yöntemlerle gündeme gelmektedir. ZEN, TALEN ve CRISPR spesifik nükleazlar, tıp, moleküler biyoloji ve bitki ıslahında , yeni nesil genom düzenleme araçlarıdır.Bu tekniklerin kullanımı sonucunda hedef genler mutasyona uğratılarak ya da genomdan kesilerek susturulabilmekte, ayrıca genlerde istenilen nükleotidlerin değiştirilmesi mümkün olabilmektedir.Yapılan genom düzenlemeleri halen kullanılan metodlara oranla daha hızlı ,daha kolay,etkin ve ucuzdur (M.Aydın Akbudak ve Kübra Kontbay 2017). Örneğin ,ZFN sistemi kullanılarak tütün ,mısır ve soya fasulyesinde ve bir çok bitkide etkili ve sonraki jenerasyonlara aktarılabilen mutagenez yapılmıştır ( Kuman ve Ark.2015). Daha sonra TALEN sisteminde,patates üzerinde araştırmalar yapılmıştır.
Soğuk depoda bekletilen patateslerde oluşan şekerler indirgenmekte ve indirgenen şekerlerin serbest amino asitler ile reaksiyona girmesiyle kahverengi,tadı acı ve yüksek akrilamid(sinir sistemini etkileyen toksin) seviyesine sahip patatesler oluşturmaktadır .Bu hem sağlık ve hem ticari açıdan arzu edilmeyen bir durumdur.İşte Clarsen veArk. (2016),TALEN sistemini kullanarak bu problemin önüne geçmeyi başarmış, şekeri indirgeyen proteini kodlayan Vınv genini yok ederek trangensiz patates hatları oluşturmuşlardır.
CRISPR sistemi kullanılmaya başlamasıyla da, bitki teknolojisinde RNA aracılı nükleazlara dayalı sistemle çığır açılmıştır. ZEN ve TALEN sistemlere nazaran CRISPR sisteminde , dizayn etme ve hazırlama daha kolay ve hızlı bir tekniğe sahiptir.
Öteyandan; ZFN, TALEN ve CRISPR ile elde edilen bitkilerin GDO ‘lu sayılıp sayılmayacağı ,elde olunmuş ticari varyetelerin doğaya salınımı ve tüketiminde GDO ‘lara uygulanan denetimlerin uygulanıp uygulanmayacağı tartışmalıdır.Bu sorun ; dünyadaki pek çok genom düzenleme kurulunun gündemini yoğun olarak işgal eden bir sorudur( M.A. Akbudak ve K.Kontbay ,2017) . Bu yeni nesil genom düzenleme tekniklerinin GDO ‘lu bitkilerden farkının anlaşılıp, herhangi bir endişeye meydan vermeyecek şekilde tüketimlerinin önünün açılacağı düşüncesi ümit vericidir .Çok yakınlarda CRISPR ‘li ürünleri market ve pazarlarda görürsek şaşırmayalım diye bu yazıyı sizlerle paylaştım. Hoşçakalın.
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.