Hani hep söylenir. Ne varsa dünyanın sonunda var. İnsan için de yaşlılık, dünyanın sonu gibi bir şey. Gönül tezgahında dokunan kumaşın kalitesine bakmadan modası geçmiş diye bir köşeye buruşturulup atılıveren takvim yaprakları gibidir, yaşlılık ve yalnızlık. Sırtınızın kamburu olur her düşen takvim yaprağı. Oysa tarih saklıdır her satırında. Okursunuz bilgilenirsiniz de, yine de buruşturup atıverirsiniz bi kenara. İnsanoğlu da öyle değil mi? Gençlik yıllarınız daha güzel, daha mutlu günler için kurduğunuz hayaller içinde geçer. Birken iki üç dört olursunuz. Hayallerin aileniz için hedef büyüttüğü günleri yaşarsınız. Her şey onlar içindir. Sevginiz, korumacılığınız, kazancınız hep onlar için, hep onların geleceği içindir. Hayat bu ana babanızdan aldıklarınızı verirsiniz sizden olanlara. Dönme dolap gibidir dünya. Döndükçe savrulursunuz kenara kenara
Değirmen taşları arasında kalan buğday tanesi gibi un ufak eder sizi dünya hayatı, yalnızlaşırsınız. İşte o zaman ne idim ne oldum derken bir el uzanır size. Sosyal devlet elidir bu el. Sıcakmı sıcaktır. Yumuşakmı yumuşaktır. Kadife gibi
Sevginin şefkatin yeşerdiği yerdir burası. Yaşamın güzelliğini yeninden hisseder yalnız olmadığınızı anlar güç bulursunuz bedeninizde, düşüncelerinizde. Adı üzerinde Huzur Evleridir buralar. Devlet şemsiyesini açmış korumaktadır sizi yağmurdan, kardan, güneşten.
Bolu Kalkınma ve Tanıtma Vakfı Türk Sanat Müziğinin gönüllü dostları, sazıyla sözüyle gönül sofrasını kurdu İzzet Baysal Huzur Evi'nde. Sevgi dolu sıcak yürekleri, geçmişin zaman tünelinde oynadıkları oyunları
Dudaklarda mırıldandıkları ezgilerle dolaştılar sazın tellerinde. Altmış yaş üzerindeki delikanlıların damarlarında taze kan dolaşmaya başlamıştı. Söylediler, oynadılar yirmi yaş delikanlıları gibi
Ne güzel şey gönül almak, sevgiyi paylaşmak
Ne güzel şey mutluluğun fitilini ateşleyip birlikte hayatın daha güzel olduğunu görmek, göstermek... Ne güzel şey sevgi dolu yüreklerin pasını silmek, muhabbet ateşiyle gönülleri ısıtıp yalnızlığı unutturmak
Sevgi ve şefkatin yeşerdiği bu yerleri unutmayan vakfımız Türk Sanat Müziği topluluğuna yürekten teşekkürler. Bizlere dost kapısını açan başta sn. Müdür olmak üzere tüm personele yürekten teşekkürler. Hayatın dişli çarkları arasında geçen yolculukta yıpranan bedenlerin sahipleri huzun evi sakinlerine sağlıklı günler, mutlu geçecek günler
SEVGİ ve ŞEFKATİN YEŞERDİĞİ YER
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 1989 Bolu Gündem Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0.374) 217 66 66 | Faks : (0.374) 218 21 21 | Haber Yazılımı: CM Bilişim
Tel : (0.374) 217 66 66 | Faks : (0.374) 218 21 21 | Haber Yazılımı: CM Bilişim