Sözkonusu tartışmanın sebebinin, bankanın üniversitenin personel maaaşlarının diğer parasal işlemlerinin 4,5 yıllığına yürütmesi karşılığında, promosyon olarak verdiği ekonomik desteğin, üniversite personeline dağıtılmış olduğu üzerinde duran Başer, "Bu tür uygulamalar TBMM de dahil diğer bazı kamu kurumlarının personeline de yapılmaktadır. Bu bir hakkın, gerçek sahiplerine iadesidir. Milli Eğitim çalışanlarına da uygulanması taraftarıyız" dedi.
ÜNİVERSİTE VE EĞİTİM CAMİASINA ZARAR VERMEKTEDİR
Bu tür tartışmaların, kanunsuzluk yapılıyormuş izlenimi vererek haber yapılmasının ve sonrasındaki yorumların üniversite ve eğitim camiasına zarar verdiğini belirten Başar, "11 Mayıs sonrasında yaşanan tatsız olaylar sonunda Bolu kamuoyunda Rektör ve Üniversite yöneticilerine karşı aşırı tepki ve eleştirilerin bir benzerinin yaşanmaması için ilgili tarafların duyarlı olması gerekmektedir. Yapılan bu uygulamayı kamuoyunun gözünde suç niteliğine büründürüp, kamu kurumlarının yöneticilerini şaibe altında bırakacak şekilde haber yapmak, basın ahlakına ters düşeceği inancındayız. Ortada bir suç unsuru varsa zaten devletin ilgili birimleri yasalar çerçevesinde gereğini yapacaktır" şeklinde konuştu.
İZZET BAYSAL’IN AZİZ HATIRASI ZARAR GÖRECEK
Öte yandan Başar, "Her ne sebeple olursa olsun üniversitemizin genelinde ve etrafında yapılacak bir tartışmanın galibi olmayacağı gibi, bu tartışmalar neticesinde hem Bolu, hem üniversitemiz, hem de adını üniversiteye veren Rahmetli İzzet Baysal’ın aziz hatırası zarar görecektir. Elde edilen promosyon gelirini personeline dağıtan üniversite yöneticilerinin herhangi bir art niyetinin olmadığı kanaatindeyiz. Böyle bir imanın dahi akademik personeli rencide edeceği ve üniversite çalışanlarını rahatsız edeceği, oylarının parayla satın alınabilecek birşey olduğu anlamına gelebilecek ve hakaret niteliği taşıyabileceği gerçeğini gözönünde tutarak, ilgili tarafları sorumlu ve itidalli olmaya davet ediyoruz" dedi.