İnancımıza göre insanı sevmek imanlı olmanın şartı. İmanlı olmak ise cennete girmenin anahtarı. Hal böyle düşüncelerde insan modeli şekillendikçe Yaradılanı severim yaradandan ötürü diyerek dünya ve dünya üzerinde bulunan canlı cansız tüm varlıkların tek yaratıcısının yüce Allah olduğu düşüncesiyle onun eseri olan her şeyi severim mesajını almış olmamız gerekiyor.
Bu anlamda doğayı, doğa da yer alan kurdu kuşu, çiçeği böceği, taşı toprağı, sebzeyi, meyveyi, çayırı çimeni, gölü göleti, dereyi, havayı suyu severim. Onlara zarar veremem korurum düşüncesiyle ilahi güce olan sevgimi yerine getiririm sözünü vermiş oluyoruz. En önemli bir başka anlamı da, yüce yaradanın en önemli varlığı olan insanı cinsine, ırkına, rengine, inancına, diline, yaşlı ve genç oluşuna bakmadan sadece insan olduğu için severim. Yaradanın eseri olduğu için saygı duyar onları aşağılamaktan, kötülemekten, zor duruma düşürmekten sakınırım diyerek, insan sevgisini dünya yaşamının olmazsa olmazı düşüncesini yaygınlaştırmaya çalışırım.
Parola, dünya yaşamından ebedi hayata geçişte insanlara vaad edilen cennet müjdesinin temelinde, insan sevgisinin yükselen değer olduğunu görmekteyiz. Peki; bizler sevgi eylemini gerçekleştirebiliyor muyuz? Sevgi ağının bağları için birbirimizle barışık mıyız? Yan yana geldiğimizde birbirimize ne kadar güveniyoruz? Yüzümüzde oluşturduğumuz tebessüm ne kadar içten, ne kadar içten, ne kadar samimi?
Bütün bu ve benzer özelliklerimizin olduğuna kendimiz ne kadar inanıyoruz? Bu anlamda soruları çoğaltmamız mümkün. Ne var ki olumlu cevaplarda işin neresindeyiz tartışılır!!!
Rol modellerimizin ağzında sakız olan sözcükler sanki ağızdan çıkarken çarpılıyor. Eylemler engelli hale geliyor. İnsanların suratları baca arkası gibi kapkara! Kaşlarımız çatık, gülmeyi unuttuk gibi sözü duymazdan gelerek olumsuz eylemlerin peşinden hızla koşar olduk.
Yaradılanı severiz yaradandan ötürü erken gerçekten samimiysek bu kavga niye??? Her geçen gün iyi niyet yollarına saçılan öfkeden yeşeren diken tohumları ayağımızı acıtıyor. Gül de dikenli ama, tutmasını bilirsen güzelliği dinlendiriyor. Birbirimizi sevelim sevilelim. Dünya öyle güzel olmalı. O güzelliği özledik!!! Gönül bahçelerinde kurulan dost sofralarını unuttuk.
28.02.2014
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.