Ülkemizdeki ilk Türkçe ezan 30 Ocak 1932 tarihinde Hafız Rıfat bey tarafından 30 Ocak 1932 tarihinde Fatih camiinde okutulmuş, 1932 yılının Temmuz ayında İsmet İnönü’nün başbakanlığını yaptığı Chp iktidarı döneminde diyanetin yayınladığı genelge ile tüm yurtta uygulamaya konulmuştu.
Böylece 1950 li yıllardaki Demokrat parti iktidarına kadar sürecek olan ülkemizdeki ezan esareti başlamış ve bu durum dindarlar üzerinde büyük travmalara sebebiyet vermişti.
Geçmişten günümüze Chp kurmayları genellikle milletin inançlarıyla kavgalı olmuşlar ve bu doğrultuda politika üretmeye devam ede gelmişlerdir. Tek parti döneminden kalma alışkanlıklarıyla bu ülkenin asli unsurlarının ve karar verici mercilerin kendileri oldukları düşüncesinden kendilerini bir türlü sıyıramamışlar, ülkemizdeki dini yaşantıyı sürekli olarak engellemişler ve inançlı insanların üzerinde bir takım vesayetler oluşturmayı kendilerinde hak görerek kendisi gibi düşünmeyen, yaşamayan insanlara neredeyse yaşam hakkı tanımamışlardı.
Ülkemiz tek partili rejimden çok partili rejime geçiş yaptıktan sonra halkımızın ağırlıklı olarak sağ partilere teveccüh göstermesi Chp’nin artık tek başına iktidarını neredeyse imkansız hale getirerek ülkemizde yeni bir siyasi iklimin oluşmasına sebebiyet vermişti.
Oluşan siyasi iklim, Chp’nin iktidar olabilmesi için artık muhafazakar seçmenle barış sağlamasını ve muhafazakarların oylarını almaları zorunluluğunu ortaya çıkarıyordu. Bu durumun farkında olan Chp Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçtaroğlu parti olarak kendilerinin de muhafazakarlara karşı hataları olduğunu bu sebeple kendileriyle helalleşilmesi gerekliliğini kamuoyu ile paylaşarak yeni bir açılıma adım atıyordu.
Ancak bu açılım muhafazakar seçmenin Chp’nin samimiyetine güvenmemesi sebebiyle karşılık bulmuyor yıllardır üzerlerinde laikçi bir vesayet oluşturarak kendilerini büyük bir baskı altına alan, yaşam sınırlarını kısıtlayan, inançlarını yaşamalarına sürekli set olan bir zihniyetin bu açılımının siyasi bir manevradan ibaret olduğu düşünüyordu.
Chp’nin bu tavrı İktidar partisinin yürütmüş olduğu politikalardan memnun olmayan, farklı bir alternatif arayışı içinde olan muhafazakar seçmenin “Ehven-i şer”( kötünün iyisi, kötü olanların içinde en iyisi) düşüncesinden hareketle tekrar iktidardan yana tavır almasına neden olmaktadır.
Uzun lafın kısası bilerek veya bilmeyerek muhalefet yine iktidara çalışmaya devam ediyor. Muhalefet gerçek anlamda bir seçim başarısı elde etmek istiyor mu? yoksa her şey “dostlar alışverişte görsün”den mi ibaret bekleyip göreceğiz.
Hepinizi hürmetle muhabbetle selamlarım. Hepiniz Allah’a emanet olunuz…
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.