03.05.2004

Görülüyor ki, Atatürk irticayı dinin gereklerine göre samimi bir dini hayat sürmek şeklinde değil, yenileşme yolunda yürümeye engel olmak, Milli Egemenlik ilkesini reddederek saltanat ve hilafetin geri gelmesini istemek, din işleriyle devlet işlerini birbirinden ayırma düşüncesine karşı çıkıp bundan politik çıkar sağlamayı amaçlamak şeklinde ortaya çıkan her türlü fiil ve davranışın karşılığı olarak algılamaktadır.

İrtica Fundamentalizm veya köktendincilik midir? Zaman zaman irtica kelimesi yerine bu iki kelime kullanılmaktadır. Aslında Fundamentalizm bir Hıristiyan (Protestan) terimidir. Kutsal kitap İncil’in lafzı anlamı üzerinden ısran eden, yoruma meydan vermeyen, bilime teknolojiye karşı duran kimseye protestanlar Fundamentalist demişlerdir.

İrtica şeriat mıdır? Önce, şeriattan maksadın Kur’an ve Hadis olduğunu hemen belirtelim. İslam dininin yorum kısmı, yani fıkıh, hukuk, içtihad vs.şeriat değildir. Kur’anın asıl hedefi “İslam Devleti” değil, “Müslüman toplumudur...” İslamcılık, fikri bakımdan modern bir projedir ve irtica ile hiçbir ilgisi yoktur. İrtica muhafazakarlık diye yorumlanabilir mi diye düşündüğümüzde, hayatın sadece değişimden ibaret olmadığını, o süreklilik ve koruma unsurlarını da içinde yaşadığını ifade etmek gerek. Muhafazakarlık sözü “tutuculuk” olarak değil, “korumacılık” olarak algılanmalıdır.

Yobazlık nedir dersek, dinde bağnazlığı aşırılığa vardıran, başkalarına baskı yapmaya yönelen kişilerin eylemi olarak tanımlanır. Dindar görünen yobaz, hırsızlık, yağma, zina, yalan, dolan, kazan kaldırma, ayaklanma gibi dinimizin yasakladığı bütün eylemleri vicdanı sızlamadan ve günah korkusu duymayan kişilerdir.

Sonuç olarak ülkemizde vuku bulan irticanın temelinde, din alanındaki eksik bilgiler ve yanlış algılamalar vardır. Din alanındaki yanlış bilgilenmeler hızlı sosyo-kültürel değişimlerin sonucu bunalıp arayışa giren gençleri başta cemaat ve tarikat grupları olmak üzere olumsuzluklara sevk etmektedir. Bunun için dini konularla aydınlar ilgilenmeli. Din-Devlet-Siyaset alanındaki yanlış algılamalar giderilmelidir.