İklim aktivistleri ve bilim insanları ; iklim değişikliği sorununun temeli olarak , evlerimize ,araçlarımıza, fabrikalarımıza ve daha pek çok şeye enerji sağlamak için fosil yakıt yakmamızı ilişkilendiriyorlar.
Sonuçta ortaya çıkan gazların gezegeni ısıttığı ve hava koşullarını çok daha fazla tehlikeli hale getirdiğini ve fosil yakıtları büyük miktarlarda kullanmaya devam edersek , bizi nelerin beklediğini tahmin ettiklerini ifade ediyorlar.
1980 yılında, süper starımız Ajda Pekkan ; oryantal temalı "Aman Petrol' şarkısıyla katıldığı Eurovizyon Şarkı Yarışmasında , 1979 yılı petrol krizine gönderme yapmıştı.
Aman petrol, canım petrol, artık sana muhtacım petrol,
Elinde petrol ,sonunda petrol, artık dizginlerim senin elinde petrol...
Geçen hafta,Oxford Üniversitesinden akademisyen Sagandha Srivaslav ;
"fosil yakıt enerjisine alternatif bir güneş enerjisi olduğu ,bununda en başında fosil yakıt çıkaranlarca sabote edildiğini" açıklayıcı ilginç bir konuyu araştırmış.
Dünyanın ilk yenilebilir enerji girişimcilerinden olan Kanada'lı mucit George Cove'nin hikayesi:
"Bugünlerde evlerin çatılarında kurulmuş olan güneş panellerini icat etti.Hatta güneşin parlamadığıında elektriği çalışır durumda tutmak için ilkel bir bataryaya bile sahipti. Ancak bu tarih 1905 yılıydı. Cove'nin NewYork merkezli şirketinin sermayesi yaklaşık bugünün değeriyle 160 milyon dolardı.1909 yılına gelindiğinde fikir medyanın geniş ilgisini çekmişti.
Modern Elektrik Dergisi ; iki günlük güneş verildiğinde, cihazın sıradan bir evi bir hafta boyunca aydınlatmaya yetecek kadar elektrik depolayabileceğini vurguladı.Ucuz elektrik enerjisininın insanları yoksulluktan kurtarabileceğini ,onlara ucuz aydınlatma ve ısıtma enerjisi sağlayacağı ve temiz bir enerji geleceği elde edileceği gibi bir görüntü vermekteydi.Daha sonra ,19 Ekim 1909'da The NewYork Herald'da çıkan bir habere göre COVE kaçırıldı.Serbest bırakılmasının koşulu ,güneş enerjisi patentinden vazgeçilmesi ve şirketinin kapatılmasıydı. COVE bunu reddetti ve daha sonraları Brandt Hayvanat Bahçesi yakınında serbest bırakıldı.
Ancak bu olaydan sonra güneş enerjisi işi başarısızlıkla sonuçlandı. Bu tuhaf gözüküyor.Bunun arkasında kazanılmış çıkarların olup olmadığını söyleyemem .Bazı kaynaklar bunun arkasında eski bir yatırımcının olabileceğini öne sürüyor. Ancak iyi bilinen şey, yeni başlayan fosil yakıt şirketlerinin genellikle rakiplerine karşı vicdansız uygulamalara başvurduğudur.Zira güneş enerjisinin herkese karşı birikimi olabileceği ve toplumları güçlendirebileceği ,demokratik bir teknoloji olması nedeniyle fosil yakıtlara tehdit oluşturuyordu."
Yazara göre; "eğer güneş enerjisi 1910'dan beri ortalıkta olsaydı ve hiç bir zaman ortadan kaybolmasaydı, enerji alanındaki tüm yeniliklerin gidişatı çok farklı olabilirdi ve dünyayı büyük miktarda karbon emisyonundan kurtarabilirdi."
HIZLANAN GÜNEŞ ENERJİSİ HAMLELERİ
Ancak hala ümit kesilmiş değil. Güneş enerjisi artık insanlığın şimdiye kdar en ucuz elde edilebilen elektriği sağlamakta ve maliyet düşmeye devam ediyor.
Güneş enerjisi santrallerinden elde olunan elektriğin maliyeti son 10 yılda kayda değer bir düşüşle 2010 yılından 2020'ye kadar % 80 oranında düştü. Gündüz ve gece boyunca güneş enerjisi arzını dengelemek için gerekli olan pillerde benzer bir düşüş 2008 yılından itibaren başladı.
Bu gelişmeler akla şu soruyu getirmiyor değil ?
Güneş enerjisinin elektrik üretiminde baskın haline geleceği bir geçiş döneminin yaklaşımına geçtik mi ?
Diğer yandan 26 Ekim 2023 tarihli makalelerinde , Nadia Ameli ve Arkadaşları bu konuyu işlemişler.
"Güneş enerjisi,dünya çapında 10 bölgeden oluşan en son atılımlarıyla ,daha iddialı iklim politikaları olmasa bile, 2050 yılına kadar küresel elektrik üretiminin yarısından fazlasını oluşturma yolunda ilerliyor" demektedirler.
Bu hızlı artışta iki temel faktör belirlemişler.
-Karşılanabilirlik,
-Hızlı inşaat süresi: Bir güneş çiftliğinin inşaatının tamamlanması genellikle bir yıl sürer.Karşılaştırıldıklarında,açık deniz rüzgar santrallerinin inşaası üç yıl sürebilmektedir.Üreticiler ve montajcılar daha fazla deneyim kazandıkça fiatların düşmeye devam etmesi bekleniyor.Bu ise güneş enerjisini cazip hale getirecek.
Aynı yıl yeni kömür yakıtlı enerji inşa etmekten % 50 daha az maliyetli olması bekleniyor.Altı ana bölgedeki tesisler; ABD.AB,Hindistan,Çin, Japonya,Brezilya' da yer alır.
Hızlı gelişmesi muhtemel olmasına ve ucuz olmasına rağmen bazı engellerin de aşılması gerekiyor.
Güneş enerjisinin saati,mevsim ve hava koşulları gibi faktörlere bağlı olarak oldukça değişkendir. Bu değişkenliğe uyumlu elektrik şebekelerinin esneklik göz önünde tutularak tasarlanması gerekir. Gerektiğinde rüzgar gibi tamamlayıcı kaynaklardan takviye alınabilir.
Finansal kaynaklara erşim güneş enerjisinin büyümesinde kritik bir faktördür.
2022 yılına kadar,Çin dünyadaki güneş panellerinin 3/4 'ünü üretti. Ve bu panellerde kullanılan silikon plakaların ise, % 97'sini de üretti.Şu ana kadar,bu üretimin büyük kısmı Uygurlar gibi azınlıklara karşı zayıf bir sicile sahip,İç Moğolistan ve Sincan 'da gerçekleşti.Zorunlu çalıştırma ve Uygur eğitim kamplarıyla ilgili endişelerle de batının yaptırımlarına maruz kaldı.
Yeşil geçişin elektrikli araçları,pilleri ve rüzgar türbinleri üretmek için ,kobalt ve nikel gibi kritik minerallere ihtiyaç duyulacağı da iyice bilinmektedir.Endonezya'yı ise,dünyanın en büyük nikel ve kobalt ,lityum yataklarına sahip oluşu, onu enerji alanında çalışan ülkeler ve şirketler için son derece çekici kılıyor.Ayrıca,yeşil enerji hamlelerinde kritik bir öneme sahip kum yataklarına da sahiptir.Zira kum, cam ve güneş panelleri yapımında kullanılan bir materyaldir.
Sonuç olarak ; enerji sektörü için fosil yakıtlara güvenmenin gerçekçi olup olmadığını sorgulamamız gerekiyor. Hoşçakalınız.
KAYNAKLAR :Nadia Ameli:2023: solar pouviirexpected to dominate electrcty sensation by 2050 event without more ambition climate policies.the cocnversation..
Sagandha Sidvaslov.2023:.İf the first solar entrepreneue hadn't been kidnapped world fossil fuels have dominated the 20 th century it the way they did. The conversation.
Simon Delby.2019: Notre maison est en feu! the.conver.
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Bolu Gündem Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Bolu Gündem hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Bolu Gündem editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Bolu Gündem değil haberi geçen ajanstır.